Günümüzde oldukça yaygın olarak kullanılan PRP tedavisinin yerini artık, çok daha yoğun “Büyüme Faktörleri ve Kök hücre” içeren CGF-CD34 (Concentrated Growth Factor – Konsantre Büyüme Faktörü) tedavisi almaya başlamıştır.
PRP yönteminde kandaki pıhtılaşma hücreleri olan Trombosit (Platelet) hücreleri özel yöntemler ile ayrıştırılıp içlerindeki büyüme faktörleri açığa çıkarıldıktan sonra kullanılmaktaydı.
CGF-CD34 tedavi yönteminde ise farklı aktivasyon işlemleri ile çok daha fazla konsantre büyüme faktörü ve hematopoetik (kan oluşturan) kök hücre (CD-34) içeren plazma sıvısı elde edilmektedir.
Her ne kadar bunlara genellikle “kök hücreler” denilse de bu hücreler klonlama ve diğer çeşit araştırmalara konu olan embriyonik kök hücrelerle aynı değildirler fakat tüm kan hücrelerini (beyaz küre-kırmızı küre) ve immün sistem (bağışıklık sitemi) hücrelerini oluşturan, birden fazla hücre veya doku tipine dönüşebilme özelliği olan hücrelerdir.
CGF-CD34 kanın iyileştirme potansiyelinin en yüksek olduğu kısımdır. Bu yüzden, son yıllarda giderek artan bir şekilde çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır.
CGF-CD34 tekniği ile, ilgili hücrelerin ya da dokuların iyileşmesini sağlamak için, kanın iyileşme potansiyelininin tümünün yoğunlaştırılarak kullanılması hedeflenmektedir.
CGF-CD34 Nasıl Uygulanır?
Kişiden öncelikle kan alınır. Sonrasında özel ayrıştırma yöntemleri ile konsantre büyüme faktörleri elde edilir.
Elde edilen plazma;
- Direkt enjeksiyon,
- Mezoterapi,
- Mikroiğneleme,
- Maske içinde,
Yaraların üzerine sürülerek uygulanabilir.
Uygulama hazırlık kısmıyla birlikte toplam 30-45 dakika sürer.
CGF-CD34 Uygulamalarının Tedavi Amaçlı Kullanıldığı Durumlar Nelerdir?
- Cilt gençleştirme (Yüz, boyun, dekolteler, eller, bacak içleri, selülit bölgeleri, kollar gibi sarkmış tüm vücut bölgelerine, kırışıklık, sarkma, anti-aging, iz tedavisi, lifting etkisi, çatlak tedavisi),
- Saç dökülmesi,
- Fibromiyalji,
- Eklem hastalıkları (diz, kalça, omuz, ayak bileği),
- Menisküs yaralanma ve yırtıkları,
- Topuk dikeni,
- Bel ve boyun fıtıkları,
- Yara ve yanık tedavileri (diyabetik ayak, iyileşmeyen yaraların ve yanıkların tedavisinde),
- İltihabi kas hastalıkları ve romatizmal hastalıklar
CGF Uygulaması Kaç Seanstır Ve Etkisi Ne Zaman Başlar?
Yapılan bilimsel çalışmalar, bu konuda kesin bilgi verilmesi için yeterli değildir. Ancak PRP tedavisindeki gibi 2-3 hafta ara ile 3-4 seans uygulama önerilmektedir.
Bazı durumlarda seans sayısı 6’ya çıkarılabilmektedir.
35 -45 yaş altındaki kişilerde yılda 1 kez 3 seanslık kürler yeterli iken, 45 yaş üzerinde 6 ayda bir 2 kür şeklinde uygulama yapılabilir.
Genellikle ilk enjeksiyondan sonra yararları görülse de tam etkinlik 3. Seans sonrasında fark edilir hale gelmektedir. Etkinlik, menopoz döneminde, sigara, alkol kullanımında, kötü beslenmelerde, kötü uyku düzeninde, güneş ve ultraviyole ışınlarından korunulmadığında daha kısa süreli olmaktadır.
Kimlere Uygulanmamalı?
- Kan sayımı (hemogram) tetkiklerinde platelet sayısı yetersiz olan kişilere,
- Aktif enfeksiyon geçirmekte olanlara,
- Kanama hastalığı olanlara veya aynı gün yüksek miktarda “kan sulandırıcı ilaç” kullananlara,
- Kronik karaciğer hastalığı olanlara (Siroz, hepatit gibi)
- Son 5 yıl içinde kanser hikâyesi bulunan kişilere
LÜTFEN DİKKAT ! PRP için kullanılan tüpler özel olarak üretilmiş CE Class IIB sertifikasına sahip sterilize edilerek özel olarak imal edilmiş tüplerdir. Maliyeti çok daha az diye basit laboratuvar tüplerinde hazırlanan PRP uygulamaları sonrasında hem işlemin etkinliği daha düşük olmakta hem de yan etkiler görülebilmektedir. Bunlar sadece kanın vücut dışında test edilmesi için üretilmiş herhangi bir biyouyumluluk testi bulunmayan ve klinik kullanımına izin verilmeyen tüplerdir.